Zayıflamak Için Ne Yenmemeli ?

Defne

New member
**Zayıflamak İçin Ne Yenmemeli? (Çünkü O Kısım Gerçekten “Dostça” Tehlikeli!)

Selam forumdaşlar,

Bugün gerçekten can sıkıcı bir konuya el atacağım. Ama rahat olun, bu sefer “yeni diyet listem, şöyle yap, böyle yap” tarzı anlatımlar yok. Bugün size, zayıflamak isteyenlerin en büyük düşmanlarını tanıtacağım! Evet, doğru duydunuz! O en “dostça” duran, “ben sana hiç zarar vermem, gel sana şeker gibi olacağım” diyen gıdaları, zayıflamak isteyenlerin hayallerini yıkan o korkunç yaratıkları!

Tabii, hepimiz o yemeklerin neden “yeni yıpratıcı düşmanlar” haline geldiğini biliyoruz, ama kim demiş ki bu konuda sadece ciddi olmamız lazım? Hadi gelin, bu yola biraz mizah katalım, hem gülümseyelim hem de neyi yemememiz gerektiğini görelim!

**Patates Kızartması: Tatlı mı, Yoksa Hızlı Zenginleşen Bir Diyet Katili mi?

Hadi dürüst olalım, patates kızartması, hayatta en sevdiğimiz şeylerden biri, değil mi? Yumuşacık içi, çıtır dışı ve o tuzlu lezzet… Ama gerçek şu ki, patates kızartması tam olarak “diet fail”in ta kendisidir. Erkeklerin stratejik bakış açısıyla bakalım: Patatesin tek başına masum bir şey olduğunu kabul edebiliriz. Ama ya onun 1800 derecede kızarmış hali, üzerine dökülen bolca tuz ve yağ? İşte orada işler karışıyor. Hani diyet yaparken ‘sıfır kalori’ diyenler vardı ya, işte bu patates kızartması size o kalorileri bizzat içinde servis ediyor!

Patates kızartması, sizi bir tür “kısır döngüye” sokar. Bir bakarsınız, “aa ben bu sefer sadece bir porsiyon alacağım” derken, yemeklerinizi patates kızartması olmadan hayal edemediğinizi fark edersiniz. Yani, eğer hedefiniz gerçekten zayıflamaksa, bu dostça ama tehlikeli yaratıklardan uzak durmak şart!

Kadınlar içinse patates kızartmasının ilgiyi nasıl çektiği bir başka mesele… “Bunu ben sana ne kadar seviyorum anlatamam, o zaman sen de bana ne kadar yumuşacık olduğunu, ne kadar kırılgan ve büyüleyici olduğunu söyle, tamam mı?” Kadınlar için patates kızartması bir ilişki metaforu gibi olabilir: “Bir yudum tat, ardından bir bıçak gibi acı bir gerçekle yüzleşme…”

**Çikolata: O Güzel Paketle Gelen, Fakat Kilo Alınmasına Sebep Olan Hızlı Arkadaş!

Bir çikolata parçası, hayatın en güzel anlarından biri olabilir, değil mi? Yani, şunu kabul edelim: Bir çikolata yediğinizde, “şekerim biraz eksikti, bunu kendime hediye ediyorum!” diye düşünüyorsunuz. Erkekler genellikle bu tip şeylere daha stratejik yaklaşır. “Bir çikolata parçası, yalnızca kısa vadeli bir çözümdür” derler. Ancak, sorun şurada ki… Çikolata parçası, çoğu zaman bizi o kadar tatmin eder ki, ikinci çikolatayı alırken “yarım paket de olsa göz var, bakış var” gibi bir mantıkla hareket ederiz. Sonunda, “ben bir diyetteyim” diye bahane üreterek, çikolatanın başında yeniden buluruz kendimizi.

Kadınlar ise genellikle bir çikolataya duygusal anlamlar yüklerler. “Beni anlayan tek şey çikolatadır,” derler. “Çünkü o her zaman yanımdadır, ben üzüldüğümde asla beni yalnız bırakmaz!” Kadınların gözünde çikolata, genellikle küçük bir moral kaynağıdır. Hadi, kimse buna “sen kötü bir şey yaptın” diye bakmasın. Kimi zaman, çikolata ve kadınlar arasındaki ilişki çok derindir. Ancak diyete girerken, o ilişkinin kısa bir süreliğine kesilmesi gerektiği kesindir!

**Beyaz Ekmek: Hızla ve Gizlice Diyet Düşmanı Olabilir!

Beyaz ekmeği seviyorsunuz, değil mi? Taze taze, üstüne kaymak, peynir, bal… Of of, böyle mi dediniz? Ama bu kadar iyi olmasına rağmen, bir bakarsınız günün sonunda, o yediğiniz ekmek kalori cetvelinde size çok daha büyük bir yer kaplıyor. Beyaz ekmek, vücudu hızlı bir şekilde şekerle besleyip kan şekerinizi yükseltir, sonra hızla düşer. Yani, beyniniz sürekli “acıkıyor!” komutunu verir, ancak vücudunuz aslında enerji dolu değildir.

Erkekler buna çok net bir şekilde “sana neden enerji verdiğini sanıyorsun?” diye sorarlar. “Sadece dilini tatlandırmak için değil mi?” Çünkü beyaz ekmek, en hızlı şekilde tüketilip sonra yakılan kaloriyi öyle de hızla kaybettirir. Peki kadınlar? Kadınlar için beyaz ekmek, biraz daha “gizli aşk” gibidir. Yani, kimse size “o kadar çok ekmek yeme” demiyor ama kadınlar, ekmeği yedikten sonra biraz vicdan muhasebesi yaparlar. Bir yudum ekmeğin ardında, duygusal bir yıkım olabilir!

**Şekerli İçecekler: O Kolayca Tüketilen, Ama Her Zaman Tehlikeli Olan Sıvı Suçlular!

Beyaz ekmek, kızarmış patates derken, sıvı suçlulara da dikkat etmemiz gerekiyor. Şekerli içecekler, diyetin en büyük düşmanlarındandır. Erkeklerin bakış açısından, “Bir kutu soda, her şeyin ortasında anlık bir rahatlama sağlar!” şeklinde düşünülse de, kadınlar biraz daha duygusal bir bakış açısına sahip. Şekerli içecekleri içtiklerinde, “Aa çok tatlı, çok güzel, çok yenilikçi…” şeklinde bir ilişki kurarlar. Ancak ne yazık ki, o şekerli içeceklerin içinde öyle bir tehlike vardır ki, ne kadar tatlı, ne kadar mutlu edici olsa da, “sizi” yok eder!

**Sonuç: Zayıflamak İçin Ne Yememeli? (Biraz Sabır, Biraz Kararlılık!)

Şimdi, bütün bu yasaklı lezzetlere rağmen hayat nasıl devam eder? Tabii ki de yapmamalısınız, ama ne yazık ki hepimizin içinde biraz “şeytani” istekler var. Zayıflamak gerçekten kolay değil, ama bu süreçte mizahi bir bakış açısı ve bazı stratejik kararlar almak size yardımcı olabilir! Duygusal olarak da bazı kararlar alırken, “bir çikolatayı nasıl daha az tüketeceğimi” ya da “beyaz ekmeğin yerine daha sağlıklı ne yiyebilirim?” gibi soruları kendinize sorarak, kararlı bir şekilde ilerleyebilirsiniz.

Peki, siz hangi gıdalardan uzak durmakta zorlanıyorsunuz? Şekerli içeceklerden, patates kızartmasından ya da ekmekten hangisi sizin için en büyük zorluk? Yorumlarda buluşalım, belki birbirimizi motive edebiliriz!